1. Anasayfa
  2. Omurga Hastalıkları
  3. Boyun Kanal Darlığı Nedir, Nasıl Tedavi Edilir?

Boyun Kanal Darlığı Nedir, Nasıl Tedavi Edilir?

Kenan Şimşek Kenan Şimşek -

- 8 dk okuma süresi
16 0

Boyun Kanal Darlığı Nedir, Nasıl Tedavi Edilir?

 

Erken tanının önemli olduğu, tedavi edilebilir bir hastalık olan boyun kanal darlığı tedavi edilmediğinde kalıcı hasarlar oluşturabilmektedir.

Boyun bölgesinde oluşan, boyunda omurilik ve sinirlerin geçtiği omurilik kanalının daralmasıdır. “Servikal Stenoz” veya “Servikal Dar Kanal” olarak da adlandırılmaktadır. Servikal kelimesi boyun anlamına, stenoz kelimesi ise daralma anlamına gelmektedir.

Boyun Kanal Darlığı Nedenleri Nelerdir?

Nedenleri arasında en önemlisi yaşlanmaya bağlı olarak daralan boyun kanalıdır. Boyun bölgemizde başımızı taşımayı sağlayan 7 tane omur bulunmaktadır. Bu omurların arasında bulunan hareket etmeyi sağlayan ve gelen yükü dağıtan yastığa benzetilen diskler bulunmaktadır. Özellikle 50 yaşından sonra bu disklerin esnekliğini kaybetmesi ve omurları birbirine bağlayan eklemlerin kalınlaşması omurilik kanalının daralması ile sonuçlanır. Daralan omurilik kanalı içinden geçen omurilik ve sinirler üzerinde baskı oluşturduğunda boyun kanal darlığı belirtileri görülmeye başlanır.

Hastalığın oluşumunda omurganın yaşlanması, disk ve eklemlerin dejenerasyonu etkili olmakla birlikte romatizmal hastalıklar ve boyunda yaşanan travma sonucunda da görülebilmekte, bazı vakalarda da doğuştan omurilik kanalının dar olması söz konusu olabilmektedir.

Boyun Kanal Darlığı Belirtileri Nelerdir?

Boyun omurları içinden geçen omurilik ve sinirler, boyun hareketlerinin yanısıra kol ve bacak hareketlerini de yönetmektedir. Omuriliğin sıkışması ve sinirlerin zarar görmesi sonucunda kol ve bacaklarda hastalığa işaret eden birtakım şikayetler ortaya çıkmaktadır.

Belirtileri arasında yer alan hasta şikayetleri arasında kollarda veya bacaklarda uyuşma ve halsizlik hissi bulunmaktadır. Şikayeti olan hastalar kollarını kaldırmakta hareket ettirmekte zorlandıklarını, kollarında güçsüzlük hissettiklerini vurgulamaktadır. Bacaklarında da halsizlik, bacaklarını hareket etmeye halinin olmaması, kasılma, denge kaybı ve yürürken bir yerlere tutunma ihtiyacı hissetmeleri gibi şikayetlerini paylaşmaktadırlar. Ellerin istendiği gibi fonksiyon gösterememesi, ellerin becerilerini yitirmesi hissiyatı da belirtiler arasındadır. Hastalar bir şey tutarken, dikiş dikerken, düğme iliklerken, yemek yaparken tıraş olurken ellerini eskisi gibi kullanamadıklarını, ellerindeki eşyaları düşürmeye başladıklarını belirtmektedir.

Diğer bir belirtisi, vücutta oluşan elektriklenme hissidir. Vücutta küçük küçük iğneler batırılmasına benzeyen elektriklenmeler ve karıncalanmalar da oluşabilmektedir. Bunlarla birlikte nadir olarak barsak ve mesane (idrar torbası) şikayetleri de görülebilmektedir.

Boyun kanal darlığı ile boyun fıtığı zaman zaman birbirine karıştırılmaktadır. Boyun kanal darlığında hem kollar hem bacaklar etkilenirken, boyun fıtığında sadece sağ veya sol kol etkilenmektedir. Aynı zamanda boyun fıtığında kolda ağrı söz konusu iken, boyun daralmasında kol ve bacaklarda halsizlik ve takatsizlik söz konusudur. Hastalığın kesin tanısı için nöroloji uzmanından destek alınması önemlidir.

Boyun Kanal Darlığı Tanısı Nasıl Konur?

Tanısı, hastanın semptomlarının detaylı nörolojik muayene, röntgen, MR, bilgisayarlı tomografi gibi görüntüleme yöntemleri ve EMG (Elektromiyografi) inceleme sonuçlarıyla birleştirilmesiyle konulmaktadır.

MR ile omurilik üzerinde baskı yapan dokuların görüntülenmesi amaçlanmaktadır. Bilgisayarlı tomografi işleminde omuriliğe boya maddesi verilerek tomografi çekilmektedir. EMG adı verilen yöntemde ise hastanın kas ve sinirleri küçük elektrik akımları verilerek incelenmektedir. EMG boyun kanal darlığı ile diğer nörolojik hastalıkların ayırt edilmesinde faydalı olmaktadır.

Nörolojik muayenede hastanın fiziksel hareketleri, kol ve bacak hareketleri kontrol edilir. Denge testi uygulanır ve reflekslerine bakılır. Benzer tablo gösteren pek çok nörolojik hastalık olduğundan, kesin tanı konulabilmesi için tanı yöntemlerinin hastanın şikayetleri ile birlikte değerlendirilmesi gerekmektedir.

Boyun Kanal Darlığı Tedavisi Nasıldır?

boyun kanal darlığı

 

boyun kanal darlığı

Tedavisi, hastaların durumuna ve hastalığın şiddetine göre öncelikle cerrahi olmayan yöntemlerle yapılmaya çalışılır. İlaçla tedavi ve fizik tedavi hastalığın etkilerini gidermek için uygulanan tedavi yöntemleridir. İlaç tedavisinde ağrı kesiciler ve sinir dokusundaki etkiyi azaltacak kortizon içerikli ilaçlar kullanılabilmektedir. Cerrahi olmayan tedavilerle hastanın semptomları bir dereceye kadar düzeltilse bile kesin tedavi sağlamamaktadır. Boyun kanal darlığı ortaya çıktıktan sonra ilerlemesi devam eden bir rahatsızlıktır.

Omurilik üzerinde oluşan baskıyı, kanalın daralma derecesini ve oluşabilecek tam fonksiyon kaybı ihtimallerini değerlendirerek doktorların ameliyat tavsiye etmesi söz konusu olmaktadır. Boyun kanal darlığı, farklı disiplinleri ilgilendiren, tanı ve tedavi sürecinin bir ekip tarafından yönlendirilmesi gereken bir hastalıktır. Ekipte ortopedist, beyin cerrahı, nöroloji uzmanı, fizik tedavi uzmanı ve anestezi uzmanı olmalıdır.

Tedavisi için planlanan ameliyat ile daralan omurilik kanalının genişletilmesi, sinirler üzerindeki basının ortadan kaldırılması ve hastalığın ilerlemesinin önlenmesi amaçlanmaktadır. Ameliyatta omurilik kanalının daralmasına sebep olan dokular alınmaktadır. Ameliyatlar boynun ön tarafından (anterior ) veya enseden (posterior) girilerek yapılmaktadır. Ameliyat sırasında çıkartılan dokuların, disk ve eklemlerin yerini tutması için metal kafesler ve platinler uygulanabilmektedir.

Ameliyatta uygulanacak prosedür belirlenirken hastanın yaşına, basının derecesine ve omuriliğe neyin bası yaptığına bakılmaktadır. Ameliyat öncesinde bir dizi tetkik yapılarak sıkışma noktalarının belirlenmesi, sıkışmanın kaç seviyede olduğunun netleştirilmesi ve hastanın boyun omurga diziliminin incelenmesi gerekmektedir.

Ameliyat sonrası rehabilitasyon amaçlı fizik tedavi uygulanmaktadır. Ameliyat sonrasında bir veya iki gün hastanede kalınması gerekmektedir. Hastalar ameliyatın ertesi günü yürümeye başlayabilirler. Ameliyat sonrasında bir süre boyunluk takılması gerekebilmektedir.

Hastalık ilerlediğinde ve sinir üzerindeki tahribat arttığında geri dönüşü zor bir sürece girilmektedir. Sinirler kendilerini süratle yenileyebilen yapılar olmadığından, hastalık durumunda bir an önce müdahale edilmesi ve sinirlerin daha fazla zarar görmesinin engellenmesi çok önemlidir. Tedavisi için erken tanı kritiktir. Hastalığın evresine göre uygulanacak olan tedavi yöntemi değişecektir

   

 

 

0/5 (0 Reviews)

İlgili Yazılar